Bu sayfada Yazar, müfessir, düşünce adamı Seyyid Kutub ait 60 adet sözleri / alıntıları ve hayatı yer almaktadır. Seyyid Kutub kimdir? Ölüm / doğum tarihi kaçtır? Seyyid Kutub mesleği, nereli, hayatının özeti, kısaca özgeçmişi, kaç yaşında gibi bilgilere ulaşacaksınız.
Bu sayfada Seyyid Kutub hayatının özeti yani kısaca hayatı hakkında bilgi vermeye çalışacağız. Seyyid Kutub sayfasında hata veya düzeltme bildirimi için lütfen çekinmeden bizimle irtibata geçiniz. Bildirin.
Seyyid Kutub, Mısıɾlı yazaɾ, müfessiɾ ve düşünce adamı ve Kutubçuluk akımının fikiɾ babası.
1906 yılında Mısıɾ'ın Asyut kasabasısında, dindaɾ biɾ ailenin çocuğu olaɾak dünyaya geldi. Oɾta ve lise tahsilini el-Ezheɾ de bitiɾdi. Kahiɾe Üniveɾsitesi'nin Daɾul Ulum fakültesine giɾdi. 1933 yılında mezun olduğu fakülteye aynı yıl öğɾetim göɾevlisi olaɾak tayin oldu. 1939 ve sonɾasında İslami düşünceye yöneldi. 1946'da Konum Deɾsleɾi isimli makalesini yayımladı. Çoğuna göɾe bu makalesi onun İslami düşünceye giɾişini temsil edeɾ. Makalesinde toplumun ıslahının ve Müslümanlaɾın bu yönde çalışmasının Kuɾ'an'ın emɾi olduğunu savunuyoɾ, Mısıɾ'ın o dönemki toplumsal yapısını ve geçiɾmekte olduğu dejeneɾasyonu eleştiɾiyoɾdu.
1949 yılınԁa Amerika Birleşik Devletleri'ne gitmiştir. Bu ԁönem boyunca Amerikan yaşam tarzını ve toplumunu, tanık olԁuğu özԁekçiliği eleştirmiş ve Amerikan meԁeniyetini primitif olarak görmüş ve reԁԁetmiştir. Ayrıca, 1949 yılınԁa, o yurtԁışınԁayken, İslam'ԁa Sosyal Aԁalet isimli eseri yayımlanmıştır. Bu eserinԁe gerçek sosyal aԁaletin İslam'ԁa olԁuğunu öne sürmüştür. Ayrıca yine Amerika Birleşik Devletleri'nԁeki yıllarınԁa, ԁaha önce kaleme almış olԁuğu eԁebi makale ve eserleri eleştiriyor, o ԁönemlerԁe sahip olԁuğu ԁaha seküler olarak tanımlanabilecek eԁebiyat anlayışınԁan ziyaԁe eԁebiyatın ԁa kaynak olarak en başta İslam'ı alması gerektiğini savunuyorԁu.
Kitaplarınԁa, genellikle geleneksel İslam'a karşı, sahih bir çizgiyi savunԁu. İslamiyette var olan hurafeleri eleştirԁi.
Aşağıdaki Seyyid Kutub sözleri hakkında hata olduğunu düşünüyorsanız veya sayfamızda bulunmayan Seyyid Kutub sözlerini sayfaya ilave etmemizi istiyorsanız irtibata geçiniz. Bildirin.
Yarısı dünya, yarısı ahiret için çarpan kalple yaşayamam.
Şirin görünmek için İslamı onlara asla olduğundan başka göstermeyeceğiz.
Bizim görevimiz yaşadığımız bu toplumu değiştirebilmek için, ilk önce kendi benliğimizi değiştirmektir.
Yasalar hitap ettiği toplumun yapısına uymaz, insanların ruhi isteklerini ve maddi ihtiyaçlarını karşılamaz ve hayatla birlikte yürümez ise, yasalara karşı gelinir.
Irkçılığa değil, taassuba değil, toprağa değil, bayrağa değil, menfaate değil, ganimete değil Allah'a davet et!
Namaz, kul ile Allah arasında bir bağ ve buluşmadır.
Namaz; kalbin kuvvet aldığı, ruhun Allah'a bağlılığını hissettiği, nefsin dünya hayatının değerlerinden daha üstün değerler bulduğu bir bağdır.
Onlara hoş görünmek derdine düşerek İslamı olduğundan başka bir biçimde kesinlikle sunmayacağız insanlara.
Hayat, yılların sayısına göre değil, bilincin derinliğine göre yaşanır.
İnanan kimse değerlerini, düşüncelerini, ölçülerini insana dayandırmaz. Bu nedenle insanların kendisini yanlış anlamaları karşısında üzüntüye kapılmaz. Aksine o bütün söz konusu kavramlarını insanların Rabb'i olan Allah'a dayandırır.
İslam'da ne başkasına boyun eğme Ne de boyun eğdirme söz konusudur..!
Ferd şuurunda yerleşmeyen adalet, kanunla sağlanamaz.
Kimin İçin Öldüyseniz, Ödülünüzü Ondan Bekleyin!
Kalem sahibi kimseler birçok büyük işler yapabilirler.
Ancak, fikirlerinin yaşaması pahasına kendilerini feda etmeleri şartıyla.
Yazılar ölü gerçeklerdir. Ne zaman yaşanırsa o zaman dirilirler...
İnsanlığın değil devletlerin önemli olduğu fikri hakim oldukça insanlar birbirlerine karşı en işlenmez cinayetleri işleyip giderler. Mücrimlere de büyük kahraman ünvanı verilir.
Kalem sahibi kimseler, birçok işleri yapabilirler ancak; fikirlerin yaşaması pahasına kendilerini feda etmek şartıyla.
La ilahe illallah yaşam biçimidir.
Sadece kendini düşünen insanlar çok mutlu olabilirler. Ama küçük olarak yaşarlar ve küçük olarak ölürler.
Bir milletin iki nesli birbirine i'tikad yönünden muhâlefet ederse, aradaki bütün bağlar kesilir. Hatta i'tikad ipi kopunca karı ile koca, baba ile evlât arasındaki bağlar dahi kopar.
Allah Yolunda Yaptığım Bir iş için asla özür dilemem.
Allah'a giden yolun sorumluluğunu bilen yolcular geri dönmez ve umutsuzluğa kapılmazlar.
İnsanları kötülüklerden alıkoymayan namaz, bırakın onları Allah'a yaklaştırmayı, ancak Allah'tan uzaklaştırır.
Batılılardan nefret ediyorum, Amerika'dan nefret ediyorum; ama daha çok Amerika'nın vicdanına sığınan müslümanlardan nefret ediyorum.
İnsanlar kendi menfaatleri için kötülüğe alet olmayacakları, sömürmek için nüfuz sağlamaya gerek duymayacakları bir düşünceye hizmet etmelidirler.
Acaba Müslümanlar nasıl zevkle yiyip içiyorlar, nasıl rahat uyuyorlar? Din kardeşleri en aşağılık en rezil insanların ellerinde en kötü işkenceleri görürken, çeşit çeşit zillete layık görülürken?
Ya dünyayı kuşatacak zafer !
Ya da ALLAH'a sunulacak şehadet.
Birlik olmuş 3 kişi birlik olamamış 100 kişiden daha aktifdir.
Aşağılık bir yöntem kullanılarak, şerefli bir hedefe varılmaz.
Üzerinde 'Lailahe illallah' sancağı dalgalanmadıkça hiçbir toprak parçası Allah için kurtarılmış olmaz.
Üzerine 'La İlahe İllallah' bayrağı dikilmeyen hiçbir toprak parçası Allah adına kurtarılmış değildir.
Kuşkusuz Kur'an, ancak eylem için bilgi edinme ruhu ile kendisine yönelen ruha açar bütün zenginliklerini.
Gecenin en karanlık olduğu an, şafağa en yakın olduğu andır...
Ümmet elbet bir gün doğacak. Hiç bir doğum da acısız olmaz.
Siz tağutlar ancak bedenlere hükmedebilirsiniz. Düşüncelere asla!
İslam şehvetlerin her an uyarılmadığı; kan ve et tepkilerinin her vakit tahrik edilmediği temiz bir toplum kurmayı gaye edinir.
Bu yol zor bir yol.
Güller ve çiçeklerle döşeli bir yol değil.
Dikenlerle bezeli kanlarla süslenmiş bir yol.
O yol!... Bütün putları yeryüzünden yok etme yolu, insanları yalnız Allah'a kul etme yolu. İnsanları kula kulluktan kurtarıp kulların yaradanına kul ettirme yolu.. İnsanları zorla inancını kabul etttirme yolu değil. Fertlere baskı yapan siyasi iktidarları
Bir zenginin cennete gitmesi, bir devenin iğne deliğinden geçmesinden daha zordur.
Onlar Amerikancı İslam'ı istiyorlar. Onlar abdesti bozan şeylere fetva veren, ama Müslümanların siyasi, iktisadi ve ictimai durumlarına fetva vermeyen İslam'ı istiyorlar.
Ferd şuurunda yerleşmeyen adalet, kanunla sağlanamaz.
Hayata hükmetmeyen İslam, İslam değildir. Onu hayatına geçirmeyen Müslüman, Müslüman değildir.
Kardeşim sen parmaklıklar arkasında da olsan özgürsün Sen prangalara vurulsan da özgürsün Allah'tan başkasına boyun eğme.
Aşağılık bir yöntem kullanılarak, şerefli bir hedefe ulaşılamaz.
Müminin dünyası öylesine geniş, öylesine kapsamlı, öylesine derin, öylesine yüce, öylesine güzel, öylesine mutlu bir dünyadır ki, onun yanında inanmayanların dünyaları, küçük, sönük, düşük, değersiz karanlık ve mutsuzluk dünyasına dönüşür. Bu ise gerçekte
Namazda Allah'ın birliğine şehadet eden parmağım, bir tağutun hükmünü asla onaylamayacaktır.
Bütün cahiliyetler, kulların kullara kulluğu ve Allah'tan başkalarının ilahlaştırılması temeline dayanır.
Şirin görünmek için, İslamı onlara asla olduğundan başka göstermeyeceğiz...
Kuran-ı kerim, bu ümmetin canlı kitabı ve öğüt veren rehberidir.
Ben Allah yolunda yaptığım bir iş için asla özür dilemem.
Babamın en çok dikkat ettiği şey, bizim ruhumuza ahiret duygusunu yerleştirmekti.
Puta tapıcılık, sadece dikilen bir ağaca veya yontulan bir taşa tapınmak değil; hatta ondan daha fazlasıyla kaldırılan bayraklar, flamalar, işaretler ve bunların arkasına gizlenen güçler, nüfuzlar ve isteklerdir.
Tevhid olmadan vahdet olmaz.
Gerçek köleler; boyunduruk zincirlerini kafalarında değil, benliklerinde duyanlardır.
Şeytanın atıyla cennete koşulmaz.
İnsanlar, ahirette hesaba çekileceklerini bildikleri halde yeryüzünde Allahın şeriatından başka bir şeriatla hükmettiklerinde öbür dünyada, hükmettikleri ve hükmüne tabi oldukları beşeri sisteme uygun cezalandırılacaklarını mı, yoksa hükmetmedikleri gibi
Ya Hak, ya batıl
Ya Kurtuluş, ya hüsran...
İslam devleti hakim olduğunda ilk yapılması gereken, üzerine cübbe sarık giymiş caminin bir tarafında yıllarca miskin miskin oturup ''nefisle mücadele ediyorum'' diyenlerin üzerindeki o cübbeyi çıkarıp 'hadi artık hareket zamanı geldi' demek olmalı.
İslam bütünüyle bir hayat sistemidir. Ona tamamen tabi olanlar mümin olur. Tek bir hükümde de olsa ondan başkasına uyanlar imanı bırakmış, Allah'ın uluhiyyetine tecavüz etmiş ve Allah'ın dininden çıkmış sayılır.
Sözlerimiz, hareketsiz ve cansız birer ceset gibidirler.
Eğer onların uğruna ölürsek, işte o zaman dipdiri ayağa kalkar ve canlılar arasında yaşarlar.
Tek hakikat, onu kalblere işlemek ve etkili hale gelinceye dek haykırmaktır.
[39204] numaralı söz için:
Asrın, Tagutlara baş kaldırıcısı Seyit Kutubu Rahmetle anıyorum. Mısır firavun karını lanetliyorum.