Bu sayfada Yazar Saul Bellow ait 21 adet sözleri / alıntıları ve hayatı yer almaktadır. Saul Bellow kimdir? Ölüm / doğum tarihi kaçtır? Saul Bellow mesleği, nereli, hayatının özeti, kısaca özgeçmişi, kaç yaşında gibi bilgilere ulaşacaksınız.
Bu sayfada Saul Bellow hayatının özeti yani kısaca hayatı hakkında bilgi vermeye çalışacağız. Saul Bellow sayfasında hata veya düzeltme bildirimi için lütfen çekinmeden bizimle irtibata geçiniz. Bildirin.
Saul Bellow, Kanada doğumlu Yahudi asıllı Ameɾikalı yazaɾdıɾ. Edebiyat alanında Nobel Ödülü'nü 1976 yılında ve Ulusal Sanat Madalya'sını 1988 yılında kazanmıştıɾ.
Yalnızlığı, ɾuhsal şaşkınlığı ve insan bilincinin olanaklaɾını inceleyen ɾomanlaɾı ile tanınıɾ. Paɾis'te Guggenheim Fellowship'te iken, en çok bilinen The Adventuɾes of Augie Maɾch ɾomanının büyük kısmını yazmıştıɾ.
kaynak: wiki
Başka bir kaynaktan Saul Bellow
10 Haziran 1915te Kanadanın Quebec eyaletinin Lachine kentinde doğdu. Rusyadan Kanadaya göçmüş Rus Yahudisi bir aileden geliyordu. Dokuz yaşma kadar Montrealin kenar mahallelerinde yoksul bir yaşam sürdü ve daha ileride üslubu üzerinde büyük etkisi olacak Yiddiş ve İbraniceyi öğrendi. 1924te ailesiyle birlikte Chicagoya geldi. sozkimin.com Chicago ve Northeastern üniversitelerinde okuduktan sonra Wis-consin Universitesinde yüksek lisans öğrenimine başladı, ancak yarıda bıraktı. II. Dünya Savaşından sonra çeşitli üniversitelerde öğretim görevlisi olarak çalıştı.
Bellow ilk romanı olan Dangling Manı (Sallanan Adam) 1944te yayımladı. Askere alınmayı bekleyen genς bir Chicagolunun öyküsü olan Dangling Manı 1947de The Victim (Kurban) izledi. Kendi başlarına birer başyapıt sayılmayan bu iki romanda Bellow, geleneksel Yahudi öykücülüğünün rahat, akıcı ve teklifsiz üslubunu bir roman tekniği olarak geliştirdi. Bu üslupla Bellow, II. Dünya Savaşı sonrası ABD edebiyatına damgasını vuracak olan Yahudi/Amerikan romancıları okulunun da kurucularından biri oluyordu. Bellow 1954te The Adventures of Augie March (Augie Marchın Serüvenleri), 1965te Her-zog ve 1971de Mr. Sammlers Planet ("Bay Sammler in Gezegeni) romanları ile üς kez Ulusal Kitap Ödülünü aldı. Humboldts Gift (Humboldtun Hediyesi) kitabı ile de 1976da Pulitzer Ödülünü aldı. Aynı yıl Nobel Edebiyat Ödülü de Saul Bellowa verildi.
kaynak: Tüɾk ve Dünya Ünlüleɾi Ansikloρedisi
Aşağıdaki Saul Bellow sözleri hakkında hata olduğunu düşünüyorsanız veya sayfamızda bulunmayan Saul Bellow sözlerini sayfaya ilave etmemizi istiyorsanız irtibata geçiniz. Bildirin.
Kendine dikkat et, bu dünyaya en büyük hizmeti yapmış olacaksın.
İnsandan aşağı, insandan üstün diyorsun. Lütfen söyler misin insan nedir?
Deniz kıyısı deliler için iyidir, tabii aşırı derecede deli olmamaları kaydıyla.
Bu dünya bana göre değil. Ben bu dünyayla ne yapacağım?
Kişinin kendi kendisiyle sık sık konuşma alışkanlığına sahip olduğu bir dönem vardı ve iç dünyasıyla ilgili olayları belgelemek utanç verici değildi. Oysa bugün, günlük tutmak kişinin kendine yenilgisi olarak nitelendirilecek bir zayıflık ve küçümsenerek değerlendirilen bir zevk sayılıyor. Çünkü katı bir dönem bu içinde bulunduğumuz.
Belki de kendisinin bile bilmediği, farkında olmadığı bir fesatlık vardı onda.
Onda hayal kırıklığına uğramam onun suçu değildi.
Sürekli yaşam umut demektir. Ölüm, seçme şansının yok olmasıdır.
Yabancılaşmanın ucuz uyarıcı hapları; Sahtelik ve Umutsuzluk üzerine sarf edilen boş lafların ikiyüzlülüğü ve tumturaklılığı. Bu saçma budalalığı kabul edemem.
Evet, bu doğru. İnsanlar birbirine benzemez.
Herkes sonuna kadar kendisi olmak ister.
Belki de insan kayboldu mu tam kaybolmalı; hayran olduğum Rus yazarlardan biri, bir toplantıya çok geç kaldıysanız, daha yavaş yürümenizi önerir.
Çevreme bakıp bakıp kendime değişmez bir soruyu tekrarlamak canımı sıkan, bana acı veren bir alışkanlığım olmuştu artık: nerede ve ne zaman, geçmişte ya da her ne zaman ise, neyin bir zerreciği insanoğlunun yararına olmuştu? Ya da olmuş muydu?
Şu, ruh denen şey feci bir engel.
Tanrı huzur içinde uyuyamayanları sevmez.
Fiziksel acı duymak, yaşadığımızı anlamamıza yardım eder.
Çok düşünenler hiçbir şey yapmaz ve hiç düşünmeyenler görünüşe göre her şeyi yapar.
Bir kadının bir erkekle işi bittiğinde tamamen bitmiştir.
Aylardır dostlarıma kızgınım. Beni terk ettiklerini düşünüyorum.
Gece gündüz ve mevsim değişiklikleri, meyva ve çiçeklerin açılması, sürekli olarak tekrar eden ve bize zevk veren, daha doğrusu zevk vermesi gereken bu değişimler yeryüzündeki yaşamımızın ana dürtüleridir. Bu değişimlere açık olduğumuz kadar mutlu oluruz; öte yandan bu değişimlerle hiçbir şekilde ilgilenmez, duyarsız kalırsak acı bir hayal kırıklığına, ağır bir hastalığa tutuluruz. İşte o zaman yaşama karşı isteksizlik başlar ve yaşamak bir yük haline gelir.
Aklımı kaçırdıysam bana göre hava hoş.
Burası çok ıssız, henüz yorum yazılmamış.
İlk yorum yazan sen ol!