Muhammed el-Cevad Sözleri ve Hayatı

Nefsinin isteklerine uyan bir kimse, sapmaktan emanda olamaz.

Şükrü yapılmamış bir nimet, bağışlanmamış bir günaha benzer.

Kulların şükrü kesilmezse, allah'ın bağışının kesilmeyeceğini bilmiyor musun?

Senin heva ve hevesine uyup da doğru yolu senden gizleyen kimse, sana zulüm yapmıştır.

Allah'ın en iyi bağışı afiyettir.

Eğer cahil susarsa, insanlar ihtilafa düşmez.

Günah işlemek amacıyla allah'a karşı bahane aramak, helak olmaya sebep olur.

Dört sıfat insanı bir iş yapmaya muktedir kılar: sıhhat, zenginlik, ilim ve allah'ın yardımı.

Halkın mükafatı, allah'ın mükafatından sonra ve rızası da allah'ın rızasından sonra gelir.

Kim bilmediği bir işi yapmaya kalkışırsa, ıslahdan ziyade ifsad eder.

Tövbeyi geciktirmek, aldanmaktır. Vazifeleri hep sonraya ertelemek ise şaşkınlıktır.

Kefili allah olan bir kimse nasıl zayı olabilir?! Allah'ın takip ettiği bir kimse nasıl kurtulabilir?

Mü'minin izzeti, halktan bir şey dilememesidir.

Kim bir işin giriş yollarını bilmezse, çıkış yolları da yüzüne kapanır.

Günah işlemekte ısrar etmek, kendini allah'ın tuzağından güvende bilmenin sonucudur. Oysa allah'ın tuzak kurmasından, hüsrana uğrayan topluluktan başkası güvende olmaz.

Kim bir işe şahit olur da onu sevmezse o işte bulunmayan kimse gibi olur. Kim de bir işte bulunmayıp da o ise razı olursa, o işte bulunan kimse gibi olur.

Adamın biri: 'bana nasihat edin. Deyince imam (aş): 'kabul eder misin?' Diye sordu. O adam: evet, kabul ederim. Dedi. İmam şöyle buyurdu: sabri kendine yastık et, fakirlikten çekinme, şehvetleri (lezzetleri) terket, heva ve hevese muhalefet et ve bil ki, allah'ın gözünden uzaklaşamazsınız. Öyleyse nasıl bir halde olacağına dikkat et.

İlim alimin elbisesidir, o halde bu elbiseden asla çıkmamalısın.

Bir şeyin işi sağlamlaşmadan önce açıklamak, o şeyin işin bozulmasına sebep olur.

Zulmü yapan, ona yardım eden ve ona razı olan o zulümde ortaktırlar.

Kim bir konuşanı dinlerse, ona tapmış olur. Konuşan allah'tan konuşursa, dinleyen allah'a tapmış olur; konuşan şeytan'ın dilinden konuşursa, dinleyen şeytan'a tapmış olur.

Bir insanın hain sayılması için hainlerin güvendiği şahıs olması yeter.

Allah'ın muhabbeti halkın bir çoğuna düşman olmayı gerektirir.

İmam dostlarından birine şöyle yazdı: 'bu dünyada birbirimizden ayrıyız. Ama (ahirette) kimin fikri ve inancı, arkadaşının fikir ve inancının aynısı olursa, nerede olursa olsun o da onunla birlikte olur. Asıl yerleşme yurdu, ahiret yurdudur.

Mü'min, allah'tan olan bir başarıya, nefsinden olan bir öğütçüye ve nasihatçının da nasihatını kabul etmeye muhtaçtır.