Küçük İskender Sözleri ve Hayatı

Uyurken seni izlemek vardı şimdi. Kokunda sarhoş olmak. Seni uyandırmak için can atmak ama kıyamamak.

Anlamadım. Ben mi iyileşmemiş yarayım, herkes mi keskin bıçak? Sormadım. Sadece kanadım.

Bir zamanlar deli gibi hesap sorduğun birine, gün gelir hatır bile soramazsın.

Kalp herkeste var; yürek başka bir şey.

Simetri takıntım var. Yamuk insanlara tahammül edemiyorum; ağzını burnunu düzeltesim geliyor.

Kalp herkeste var; yürek başka bir şey.

Uyurken seni izlemek vardı şimdi. Kokunda sarhoş olmak. Seni uyandırmak için can atmak ama kıyamamak.

Simetri takıntım var. Yamuk insanlara tahammül edemiyorum; Ağzını burnunu düzeltesim geliyor.

Kim demiş ki, en büyük aşklar nefretle başlar diye, benim en büyük nefretim bir aşkla başladı.

Ah sizin 'benzemez kimse sana' musikisiyle başlayıp, 'sen de artık herkes gibisin' şiiriyle son bulan bu aşklarınız.

Sevinme. Çünkü bu limanda kaybettiğim ilk gemi sen değilsin. Şunuda unutma; rıhtımda kalanı değil, çekip gideni vurur fırtına.

Uyurken seni izlemek vardı şimdi. Kokunda sarhoş olmak. Seni uyandırmak için can atmak ama kıyamamak.

Bir silahın şarjöründe tanışan iki soğuk mermi gibi, aynı bedene sıkılan iki el kursun gibi, katille kurban arasında o birkaç saniyelik telaşla sevmiştim seni.

Neden bu kadar yalnızım, diye sordum tanrıya. Senin ağacından orman olmaz, diye yanıtladı.

O kadar düşledim ki seni sevgili, yitirdin gerçekliğini.

Oturur sana şerefi anlatırdım ama, kaybettiği bir şeyi dinlemek ağır gelir insana.

Ayrılmak mı istiyorsun? Sabaha karşı kalkan ilk uçakla git mesela. Ben bir kadeh daha içersem pilot olurum bindiğin uçağa.

Kötü yola düşmüş gecelerden geliyorum. Kusura bakma gözlerim biraz kirli.

Erkek olmak doğuştan gelen bir alın yazısı olsada , adam olmak her erkeğe nasip olmuyor.

Iq' lar eşit olmadıkça, insanlar eşit değildir.

Aşk, ağır iştir: emekli olamazsın, sigortası yoktur, ikramiye alamazsın, yıllık tatil izni verilmez, greve kalkıştın mı yersin sopayı, her dakika lokavt tehlikesiyle burun burunasindir, kaza riski yüksektir, amatörce uğraşılır! Aşk, ağır iştir! Yol boyunc

En basit yalanları gözüme bakarak söyleyen ahmaklar tanıdım. Bense onların cahil cesaretlerine ve kuş beyinlerine hayrandım.

Hadi simit satanı anladım, kestane satanı da. Peki ya dost satan, o da mı ekmek parası?

Biz ayrı dünyaların insanlarıyız dedi. aman allah'im! Üzüntüden kahrolacağım. ben iki dünya olduğunu sanan bi mali mi sevmişim.

Ayır bizi hakim bey ! Zaten görücü usulü evlendik. Ne ona sordular bunu alır mısın diye? Ne de bana sordular, dünya'ya gelir misin diye.

Evde kedi, köpek beslemekle hayvansever olunmaz. Hayvansever dediğin benim gibi koynunda yılan besleyecek..

Gelin arabasının önünü kesen çocuklara verilen zarf gibi, bomboş çıkıyorum sana her ne kadar plakasında mutluyuz yazsa da.

Hayır; küsmüyorum hayata! Sandığınız gibi değil. Biraz canım sıkkın hepsi bu. Topacı elinden alınmış çocuk gibiyim; özlüyorum sadece kaybettiğim oyunu. Umutluyum ama! İsterseniz bakın gözlerime; ışıl ışıl. Hep güzel şeyler düşünüyorum. Aydınlık yakın. Bir

Gözümü bağlayıp atsalar sırtımdan itip; yine senin yanına düşerim, yer çekimi değil, yar çekimi.

Bana benden iyisini bulamazsın diyen sevgilim.. Ne gemiler yaktım ben, kıçı kırık bi sandalın lafı mı olur.

Bir plak olsam. Zeki müren çalsam, bozulsam. Aynı yerde takılsam, hep tekrarlasam. Elbet birgün buluşacağız.

Beni bir öküz sanma sakin sevgili, çünkü sen, o kadar hülyalı bir tren değilsin..

Benimle oynadın, bir tür yükseldin; aferin! Şimdi git onunla oyna. Ama yanarsan yine benden başlama.

Sorun ilişki durumu değiştirecek birini bulmak değil, hayatını değiştirecek birini bulmak.

Duydumki böbreğinde taş varmış sevgili. Kesin kalbinden düşmüştür.

Sağlaması yapılmış bir çarpım gibiyiz sevişmelerden sonra: ikimizden biri sıfır olsa, diğeri ise istediği büyüklükte bir sayı; farketmeyecek sonuç sıfır.

Sigarayı bile kıskanırdım; kalbine giden yollara uğradığı için..

Şimdi aynı bardaktan şu içemiyoruz! Ben bunu biliyorum, şu biliyor, bardak biliyor; bir sen bilmiyorsun!

Bir insanı kaybetmek istiyorsanız çok sevin, kendiliğinden gider zaten.!

Ağlıyor musun?' diye soruyor giderken utanmadan. yok yanlış yerden işiyorum aptal !

Değil erosun oku ! Zeus'un şimşeği girse gtune sen aşktan anlamazsın.

Şimdilerde elimde bir bıçak 'sevdiğin kadar sevilirsin' diyen yalancı şairi arıyorum .!

Ben milliyet, ırk, cinsiyet, din farkı tanımam o tür konularda nesnelere anlam yükleyenlere anlam yüklemem. Yürür geçerim yanlarından.

Sonsuzluk istedim allahtan ! Sanırım 's' yi biraz sessiz söyledim. Şimdi ' onsuzum.!

Geçmişinizi unutmayın ama hatırlamayın da! Tekrar, bıktırır; tarih işte bu yüzden sıkıcıdır. Siz bir tarih yaratmayacaksınız, bir tarih yıkacaksınız!

Gidiyormuş: ağırlaşır yağmurun iade etmediği karanlık bırak gitsin: hiçbir caddeye çıkmayacak o sokak artık.

Bu gece alkolle sabahla; ona de ki: ben kanıma kırmızı rengi veren kişiyi kaybettim.

Attığın tüm zarlar kaybettirdi bana. Hani sen benim düş-eşimdin.

Bana yol vermeyi düşünmeden önce sana verdiğim yolda yürümeyi öğren..

Birini kaybetmek istiyorsanız onu çok sevin yeter.

Ah o tipine kurban olduğum.. Birde tipine yakışır bir yürek taşısaydın..

Belki de en sevdiğim sakarlığın, gözlerime takılıp yüreğime düşmendi.

Telaffuzu zor bir kelime gibi unutacağım seni. çünkü telafisi yok insanın! Ve insan bir insanla yenileyemez kendini!

Meyve vermeyen tek ağaç darağacıdır.

Kahvenden bir yudum bile almamışsın; korktun mu beni kırk yıl sevmekten.?

Bir bayanın gözyaşının akmasına sadece soğan değil, bir 'hıyar' da neden olabilir.

Sen bir defa olsun 'seni seviyorum' yalanını at; melekler günahını bana yazsın, olur mu !!

Aşkı dövmek lazım kalbe terbiyesizlik ettiğinde!

Yüreği olmaya'nın kalbimi kırmasına müsade etmem..beni bir saniyede unutanı , ben iki saniye'ile şereflendirmem.

Biz ayrı dünyaların insanlarıyız dedi. aman allah'im! Üzüntüden kahrolacağım. ben iki dünya olduğunu sanan bi mali mi sevmişim.

Annem : neyin var? Diyerek böldü sessizliğimi. Bende gittiğini ve kaybettiğimi söyledim. O da saçlarımı okşayıp ; üzülme evladım! Cana geleceğine mal'a gelsin. Dedi.

Karpuz seçerken gösterdiğimiz özenin yarısını sevgili seçerken de gösterseydik, bu kadar kelek aşklar yaşamazdık..!

Hiçbir lokantada tek başınıza oturabileceğiniz şekilde dizayn edilmiş masa bulamazsınız, toplum sizi yalnızlıktan kurtarmak için gerekirse ruh sağlığınızla oynar.

İlla 3. Şahıslar gircekse aramıza. Minik parmakları olan bi kızımız olsun..!

Bitti, Geçti, Artık uzaktan bak bana, Nasıl toparlandığımı gör, gülüşlerimi izle! İzle ki senin için imkansız olduğumu hatırla!

Yolun açık olmasın sevgili . Nasıl olsa onun açık her türlü bulursun sen yolunu.!

Hatırlıyormusun bana armağan ettiğin ilk şarkıyı, 'ölünce sevemessem seni' ulan! Hayattayken bile sevmedinki..

Sıvası dökülmüş kahpe bir duvar gibi, Sivas'ı dökülmüş bir Türkiye kaldı içimizde.

Bu aşkın gelirinin yarısını sağır sultana bağışladım, duymazlıktan gelip seni, gitsin kulağını açtırsın, diğer yarısını sana bıraktım , kendine protez aşıklar alırsın.

Kötü yola düşmüş gecelerden geliyorum. Kusura bakma gözlerim biraz kirli.

Git gidebildiğin yere kadar..bu liman da kaybettiğim ilk gemi sen değilsin. Ama şunu unutma! Rıhtımda kalanı değil, çekip gideni vurur fırtına.

Artık aramızdaki uzaklıktan sık bir matem giysisi diktirebilirsin kendine !! Bir tek hücreni bile istemiyorum. Televizyonumun çekmediği bir kanal gibisin çünkü. Sen git ,bambaşka hayatların yatak odalarında sıradan insanların tenlerini süsle!!!

Sevmek ifade edebilmek kadar ifadeyi unutmamaktır da.

Her rengin bir kişiliği vardır. Her kişiliğin de bir rengi. Ben senin rengini buldum. Kahperengi.

Bulutlar: kuşların konuşma balonu.

Bir kadın aşka inanmıyorum derken, aslında tek bir şey söylemek istiyordur: hadi beni aşka inandır.

Aklını başından almak istemiyorum, mümkünse aklı başında birini alayım ben..

Birlikte olmamıza mesafeler değil, aptallığın engel.

Sana kemik değil; aşk verdim. Şimdi itlik yapmanın alemi yok gitme diyorsam gitme.

Bir erkeğin en lezzetli yeri ' basının eti ' sanırım. Bu kadar kadın yanılıyor olamaz zira.

Hiç görüp, dokunup, öpmediğin birine aşık oldun mu? Olsan bilirdin aşkın ne olduğunu.!

Bırak şimdi yanaklarımı dudaklarımı. Gücün yeterse yüreğimden op beni.

Şimdi sen gittin ya, şairin dediği gibi herkesi sana benzetiyorum. Bu da mı o şerefsiz acaba diyorum!.

Beklemekte olduğun şey, ancak onu beklemeyi unuttuğunda gerçekleşir. Bu, evrenin ?sen bakarken soyunamıyorum' deme şeklidir.

Her aşkta dönme dolaptayım ve kesiliyor elektrik ben en tepedeyken.

Buz tutmuş bir ruhum ben! Erirsem geri dönemem!

Senden evet cevabı alana kadar kendini yırtan sonra havalara giren canlıya 'erkek' denir..

Sigarayı bıraksam diyorum, tamamen sana başlasam. Sen daha çabuk bitirirsin işimi, böyle çok yavaş oluyorum.

Ağzı tabanca. dudakları namlu, sözleri gece mermisi!

Seni babılın aşma bahçelerinde astım bak bakalım dünyanın kaçıncı harikasisin !

Tahterevalliden ilk kim kalkarsa yırtar, öbürünün kıçı yere vurur!

Sevgilim seni anlatmaya tutulmuş bir güneş saatinden apaçık başlamalı.

Bilirsin beceremem yaşamayı. Bir damla su olsam, gider rakıya damlarım..

Soğuk ve şekersiz çay gibisin, ne içimi ısıtıyorsun, ne ağzımda güzel tat bırakıyorsun, sadece uykumu kaçırıyorsun.

Bana geleceğin günün adını tip çok önceden koymuş meğer; 'kıl dönmesi'

Eros, yaşlandın mı? ! Ok'un gideceği yeri göremiyorsun. Ya bir imkansıza , ya da bir hayırsıza denk getiriyorsun.

Giderken sana 'hoşçakal' demek istedim.. İhanetin aklıma geldi 'hostçakal' diyebildim.

Toprak olsam üstüme basmayacaksın , hava olsam içine çekmeyeceksin. Öyle düşmansın!.

Çek bakışlarını gözlerimden, aşk bu şeytan doldurur.

Dünyanın en uzun gecesi 21 aralık değil, beni terkettiğin gecedir.

Her şeyi geriye saymaktan yorgunum, kaç intiharım varsa o kadar sevgilim var.

Seviyorum affet dedi ya, o an insanın sadece ağzıyla gülmediğini anladım.

Şeytan, tanrının mastar halidir.

Benim gibisini bulamaz demişsin haklısın senin gibi şerefsizi mumla arasam bulamam.

Bu aşkın gelirinin yarısını sağır sultana bağışladım, duymazlıktan gelip seni, gitsin kulağını açtırsın, diğer yarısını sana bıraktım, kendine protez aşıklar alırsın.

Ekmeğini çöpten çıkarana iğrenerek bakan halkım, para için soyunana alkış tutuyor!

Affedilen vazgeçilendir.. O, affedildi.. Çünkü ondan vazgeçildi !..

Kış, en delikanlı mevsimdir. Yalnızlığını yüzüne vura vura hissettirir.

Ah o tipine kurban olduğum.. Birde tipine yakışır bir yürek taşısaydın..

Sevgilim, sevdanın sevdaya ettiğini etmez et, kemiğe !

Tabiatın güzelliğine bak! Dedim. Ağaçlardan hiçbir şey göremiyorum dedi.

Kalbim kırık. Dikkat et elini kesmesin!

Özne olmayı bırakıp zamir oldum, edat oldum, yüklem oldum. Ama senin gibi, aşk ile ihanet arasına bağlaç olmadım asla.

Geri gelmemelisin. Ya olduğun yerde kalmalısın ya da gittiğin yerde. Sen bu hayatta gördüğüm en hoş'çakal'sin neticede.

Bugün kitap izledim, film okudum, müzik yedim, yemek dinledim. Aklım sendeydi, hiçbir şeyi doğru yapamadım, şaşkınım.

O kadar güzel unutmuştun ki beni, hatırlatmaya kıyamadım.

Bazı kızları yeni açılan mağazalara benzetiyorum, bekledikleri ilgiyi görmeyince zararına veriyorlar.

Affedilen vazgeçilendir.. O, affedildi.. Çünkü ondan vazgeçildi !..

Suçumu cezama ikiz sayarken hakim, bari beklenmeyen şahit ol sevdama. İdamıma elin boş gelme. Kendinle gel!

Bırakın bu ayakları. Kaçınız, çırılçıplak bedenler karşısında yalnızca gözlere baktınız. Sorsalar, güya hepiniz aşıktınız..

Kaldır başını aşk belden yukarıda sevgili!

Sanma ki adını ağzıma alıyorum diye seni seviyorum. Dudak tiryakiliği benimkisi seni içime çekmiyorum.

Sevgilim 'beni aldatıyor musun dedi' , hayır onu aldatıyorum dedim..afalladı!!

Normalde 2 gün zar zor giden telefonun şarjı, artık 5 gün gidiyorsa yalnızsındır.!

Aşk, bozuk bir pusuladır; seni yanlış bedenlere götürür.

Anlamadım. Ben mi iyileşmemiş yarayım, herkes mi keskin bıçak? Sormadım. Sadece kanadım.

Erkeklerin doğuştan bildiği ana dil. İlgisizce.

Uyurken seni izlemek vardı şimdi. Kökunda sarhoş olmak. Seni uyandırmak için can atmak ama kıyamamak.

10'suzum ama. 100'suz değilim.!

Sıkı sıkı tembihlerler . Unut onu , aklına bile getirme , çıkar kafandan , hafızandan sil . Sanki seven beynimizmiş gibi.

Seninle ben bir çaydanlık gibiyiz. Ben üst kısmıyım sen alt kısmı. Hani büyüksün ya ! Aramızdaki fark ise şu; ben sensiz de demlenirim, ama sen bensiz ancak şu kaynatırsın.

Senin için olurum' dedi. 'Benim için zaten oldun' dedim. Cesedini alıp çıktı .

Kirpiklerini kıskanasım geliyor meselâ; gözlerine benden daha yakın diye.!

Annem sürekli 'hiçbir şey yemiyorsun, kurudun kaldın' deyip duruyor; ben ne kazı..klar yiyorum kimse bilmiyor..!

Kalp bu ulan! Yok öyle bi arkadaşa bakıp çıkmak !

Bazı kadınların şövalye sandıkları adamların, aslında aluminyum folyo ile kaplanmış denyo olduklarını görmeleri baya zaman alıyor.

Eğer benim olsaydı sana zaman hediye ederdim. Elimde değil. Ancak şimdi sana koca bir boşluk getiriyorum kucağımda. İçinde saf sözcükler ve dağılmış bir ben olan. Zamanlı zamansız. Tamamen senin. İstediğin gibi doldur. Sevdiğin kadar anla, anladığın kadar

Dönerse senindir donmezse zaten hiç senin olmamıştır diye bir şey yok..dönecek!!, bir katil olay mahline mutlaka geri döner.

Yaptığım sakanın ardından gözlerimin içine bakıp,'aşk olsun' dediğinde 'keşke!' diyebilmek için can atıyordum.

Öyle bir yerin düşünü gördüm ki: insanlar, sabah uyandıklarında hâlâ hayatta olduklarını fark edip, günaydın demeden önce birbirlerini öpüyorlardı.

Gittiğinde. Boşver dünyanın sonu değil ya. Diyen dostlarıma. Benim dünyamin senden ibaret olduğunu nasıl anlatabilirdim ki.

Kadınlar mı zeki yoksa erkekler mi diye merak edenler! Havva bir elmayla kandırmış adem'i.!

Aşkı yüksek yerlere kaldırmalı ve üzerine şu not yazılmalı; 'Alçak'ların ulaşamayacağı yerlere saklayın.'

Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır öküzü değil. Neden dönmediğini şimdi anladım.

Kim demiş ki, en büyük aşklar nefretle başlar diye, benim en büyük nefretim bir aşkla başladı.

Offff..dedi. Ne oldu? Dedim hiiiiiç, dedi. Herşeyi bırak gel benimle, dedim. Olur mu? Dedi. ..-topu topu bi tabak fazla koyarız soframıza, dedim. Olmaz, dedi. Neden? Dedim. Aynı tabaktan yeriz, dedi. Bir daha sevdim.

Beni unut diyorsun ya; bu bana imkansız geliyor. Çünkü; seni unutmam için, hatırlamam gerekiyor.

Dokunamadığın birini özlüyorsan, özlediğin kalbine dokunmuştur çoktan.

Ne komünizm, ne kapitalizm, ne ateizm, ne sosyalizm.. Kısmetsizim !!!

Ben bir silahım! Ama hiçbir silah yaralamaz insanı, bir başka insan olmadan!

Ben zilzurna sarhoş olsam da yaşadıklarımdan çıkarken hesabı ödeyecek kadar ayığım.

Yemin ederim ki seviyorum' dedi. Anladım; dinden imandan da soğutacak şerefsiz.

Bizim kimseye fırlatılacak çatalımız, bıçağımız yok biz yer soframızda ekmeği elimizle bölüp yine ellerimizle yemek yiyecek kadar insanız.

Okeyde beklenen son taş gibisin. Biliyorum beklemekle gelmezsin. zaten gelme çünkü sen gelirsen ben biterim.