Jean Meslier Sözleri ve Hayatı

Doğa olayları, doğal nedenlerle açıklanır.

Şeytan da dinler gibi rahipleri zengin etmek için icat edilmiştir.

Din, cahilleri mucizeyle kandırır.

Paganizm, çok tanrıcılık, sanemperestlik binlerce yıl boyunca dünyanın dinleri oldu.

İnsan iradesi bir ham hayaldir.

Ruhaniyet bir ham hayaldir.

Baskı yönetimi için, dinin himayesi, halkın elem ve galeyanına karşı zayıf bir kuşatmadır.

Bütün çocuklar tanrıtanımazdır.

Dinin yerine felsefe geçseydi, evrende ne kadar mutlu ve büyük devrimler gerçekleşirdi.

Din pandora kutusudur ve bu uğursuz kutu açılmıştır.

Akıl, insanı din yokluğuna ve ateizme sevk eder, çünkü din saçmadır ve rahiplerin Allah'ı kötü ve korkunçtur.

Bütün dinler hoşgörüsüzdür.

Din, sözde 'erdem'leriyle insanları aldatmaktan başka bir şey yapmamıştır.

Soyut bir ruh zeki olamaz ve bir ilahi zekâya tapmak ham bir hayaldir.

Her din, tanrısallıktan alçakça ve akılsızca korkma duygusu vermeye çalışır.

İlahiyatçı Allah'ını insanlığın eksiklerinden kurtarmaya boşuna çalışıyor.

Her varlık maddenin bağrından çıkmıştır.

İnsanların yakarışları Allah'ın yönetiminden hoşnut olmadıklarını kanıtlar.

Güneşe tapmak, bir ruha tapmaktan daha az akla aykırıdır.

Din, esas olarak insanların sevinç ve refahının düşmanıdır.

Sezgi, kökleşmiş bir alışkanlık eseridir.

Ahmak ve barbar büyükler olmasaydı din olmazdı.

Yaratılışın konusu ve amacı insan türüdür demek saçmadır.

Bu hayatın zorluklarına karşı dini tesellilerin boşluğu bir cennet bir ahret umudu hayaldir.

Ruh nedir? Kimsenin bundan haberi yoktur. Bir ruhun varlığı saçma bir varsayımdır. Ölmez bir ruhun varlığı daha saçma bir varsayımdır.

Ey insan! Milyonlarca yıl önce ne idiysen, o olacaksın.

Her din tahakküm isteğinden doğmuştur.

Dinin gereksizliğini kanıtlayan şey, anlaşılmasının olanaksız olmasıdır.

Din, cahilleri mucizeyle kandırır.

Dini geleneklerin tümünde ahmaklık ya da barbarlık ziyafeti vardır.

Dinin en çok önem verdiği yoksulluk, akıl yoksulluğudur.

Dini ilkelerin tek hedefi, hükümdarların zorbalıklarını güçlendirmek ve milletleri bunlara kurban etmektir.

Din aracılığıyla, şarlatanlar, insanların deliliklerinden yararlanırlar.

Din konusunda insanlar büyük çocuklardır.

Din, safdillik üzerine kurulmuştur.

Din, kan dökücülüğü meşrulaştırarak acımasızlık dizginini gevşetir ve ilahi amaçlar için gerekli olabileceğini öğreterek cinayeti mubah kılar.

İman yalnızca zayıf, bilgisiz ya da tembel ruhlarda kök salar. Hiç kuşku yok ki, imanın yeryüzünde bu kadar taraftar bulmasının nedeni budur.

Din koyanlar; tanrılar, ayinler, efsaneler, şaşırtıcı ve korkunç masallar sunmak için, her dönemde hep kaba, cahil ve ahmaklara başvurmuşlardır. Babalar tarafından incelenmeksizin kabul edilen batıl ve esassız inanışlar, az çok değişerek, baskı ve sıkı düzen altında bulunan ve çoğu kez babalarından daha çok düşünce ve muhakemede bulunmayan çocuklara geçmiştir.

Rahipler, hocalar, hep baskı yönetiminin yürütücüsü ve insan özgürlüğünün düşmanı olmuşlardır. Onların mesleği, asla muhakeme etme ve düşünme cesaretinde bulunmayan aşağılık, boyun eğen esirler gerektirir.

Aslı astarı olmayan şeylere inanan adam, korkuyu arzular; hayal gücü bunu ister. Denilebilir ki, korkacak hiçbirşeyi olmamaktan korktuğu kadar, hiçbir şeyden korkmaz. İnsanlar hayal hastalarıdır.

Din, insanların sınırlı zekalarını, kendileri için anlaşılması olanaksız olan bir şeyle meşgul etme sanatıdır.