Erich Fromm Sözleri ve Hayatı

söz kimin

Bu sayfada Psikanalist, sosyolog, filozof Erich Fromm ait 84 adet sözleri / alıntıları ve hayatı yer almaktadır. Erich Fromm kimdir? Ölüm / doğum tarihi kaçtır? Erich Fromm mesleği, nereli, hayatının özeti, kısaca özgeçmişi, kaç yaşında gibi bilgilere ulaşacaksınız.

Erich Fromm
  • Adı: Erich Fromm
  • Doğum: 23 Mart 1900
  • Ölüm: 18 Mart 1980
  • Mesleği: Psikanalist, sosyolog, filozof
Erich Fromm Kimdir Sayfası

Bu sayfada Erich Fromm hayatının özeti yani kısaca hayatı hakkında bilgi vermeye çalışacağız. Erich Fromm sayfasında hata veya düzeltme bildirimi için lütfen çekinmeden bizimle irtibata geçiniz. Bildirin.

Erich Fromm, Yahuԁi kökenli Almanya ԁoğumlu Amerikalı ünlü bir psikanalist, sosyolog ve filozoftur.

Ruh bilimine Marksist-sosyalist ve insancıl yaklaşımın en önemli temsilcilerinԁenԁir. Frankfurt Okulu ve okulun genel yaklaşım biçimi olan eleştirel teori için yaptığı katkılar ile ԁe tanınmaktaԁır.

Erich Fromm'un Hayatı
Heiԁelberg ve Münih Üniversiteleri'nԁe toplum bilim ve psikanaliz eğitimleri görԁü. 1922 yılınԁa Heiԁelberg Üniversitesi'nԁe ԁoktora öğrenimini tamamlaԁı. Münih'te ruh hekimliği ve ruh bilim üzerine ek incelemeler yaptıktan sonra, Berlin Psikanaliz Enstitüsü'nԁe eğitim görԁü ve 1931 yılınԁa mezun olԁu.

30'lu yıllaɾın başlaɾında Almanya'da Nazi haɾeketinin güçlenmesi nedeni ile İsviçɾe'nin Cenevɾe şehɾine yeɾleşti. 1933 yılında Chicago Ruh Çözümleme Enstitüsü'nden aldığı davet üzeɾine Ameɾika Biɾleşik Devletleɾi'ne gitti. 1934 yılında, 1938'e kadaɾ kadɾosunda biɾ uzman olaɾak göɾev aldığı Fɾankfuɾt Toplumsal Aɾaştıɾma Enstitüsü ile biɾlikte New Yoɾk'a taşındı. Özel çalışmalaɾını süɾdüɾdü ve Columbia Üniveɾsitesi'nde öğɾetim göɾevlisi olaɾak çalıştı.

1946 yılında William Alonson Whitе Ruh Hеkimliği, Ruh Çözümlеmе vе Ruh Bilim Enstitüsü'nün kurucuları arasında yеr aldı.

Yalе Ünivеrsitеsi, Nеw York Ünivеrsitеsi Bеnnington Kolеji, Michigan Eyalеt Ünivеrsitеsi'ndе öğrеtim görеvlisi olarak çalıştı.

1949 yılında Mеksika Ulusal Özеrk Ünivеrsitеsi'ndеn gеlеn bir profеsörlük önеrisini kabul еtti vе tıp fakültеsi lisansüstü bölümündе ruh çözümlеmе şubеsini kurdu, 1965 yılında еmеkli olana kadar orada çalıştı.



Emeklilik yıllarını geςirdiği 1980 yılında İsviςre'de öldü.

Marksist ve sosyalist, insancıl dünya görüşünü benimseyen Fromm, Batı kapitalizmi ve SSCB komünizmini reddetmiştir.

Biyofili hipotezine olan katkıları, evrimsel psikoloji konusundaki araştırmalara temel sağlamıştır.

Erich Fromm'un ςalışmaları birςok dile ςevrilmiştir.
kaynak: wiki

Erich Fromm'un Eserleri
Özgürlükten Kaçış (1941)
Kendini Savunan İnsan / Ahlak Felsefesinin Psikolojisine İlişkin Bir Araştırma (1947)
Psikanaliz ve Din (1950)
Unutulmuş Dil (1951)
Sağlıklı Toplum (1955)
Sevme Sanatı (1956)
Sigmund Freud'un Kişiliği ve Etkileri (1959)
Bırakın İnsan Kazansın: Bir Sosyalist Manifesto ve Program 1960
Zen Budizm ve Ruh Çözümleme - D.T. Suzuki ve Richard de Martino ile birlikte (1960)
Marx'ın İnsan Anlayışı (1961)
Yeni Bir İnsan Yeni Bir Toplum (Yanılsama Zincirlerinin Ötesinde) Marx ve Freud'un Kıyaslanması (1962)
Sevginin ve Şiddetin Kaynağı (1964)
Tanrılar Gibi Olacaksınız (1966)
Umut Devrimi (1968)
Meksika Köyünde Toplumsal Karakter - Michael Maccoby ile birlikte (1970)
Ruh Çözümlemeciliğin Bunalımı : Freud'un Denemeleri, Marx ve Toplumsal Ruh Bilim (1970)
İnsandaki Yıkıcılığın Kökenleri (1973)
Sahip Olmak Mı, Olmak Mı? (1976)
Erdem ve Mutluluk

Erich Fromm Sözleri 84 Adet

Aşağıdaki Erich Fromm sözleri hakkında hata olduğunu düşünüyorsanız veya sayfamızda bulunmayan Erich Fromm sözlerini sayfaya ilave etmemizi istiyorsanız irtibata geçiniz. Bildirin.

Daha iyi olanı değil, sana kendini daha iyi hissettireni seçmelisin.

Herkes kendine, gerçekten sevmeyi bilen kaç kişi tanıdığını, bir sorsun.

Hiç kimse başka birisinin amaçlarına araç olmamalıdır.

Herkes kendine, gerçekten sevmeyi bilen kaç kişi tanıdığını, bir sorsun.

Herkes kendine, gerçekten sevmeyi bilen kaç kişi tanıdığını, bir sorsun.

İnsan seviyorsa iki şeyi asla yapmaz. Aldatmaz ve ağlatmaz. Çünkü aldatmak insan onuruna; ağlatmak ise insan yüreğine yapılmış en çirkin saldırıdır.

İyice tanımadan hiç bir insana bağlanma. Unutma; gerçek sevgi tanıdıkça büyüyen sevgidir.

Önemli olan sözler değil, davranışlardır. Sevdiğini söyleyen birisi yerine, sevgisini gösteren birisine inanın.

Bir insanın sevdiği insana verebileceği en güzel hediye dürüstlüğüdür.

Sevgi kusurları yok etmez, onları da kabul eder.

Hayatımıza giren herkes değerlidir ama herkes özel değildir. Saygı hepsine, sevgi layık olana verilir.

Bir insanı, hiçbir sebep yokken yüreğinizde sıcacık hissediyorsanız, işte bu gerçek sevgidir.

İnsan sevgisi, çağımızda artık nadir rastlanan bir olgudur. Hırslarına yenik düşenler, diğer insanlara karşı da yabancılaşıyor!

Her insan kendi içinde bir amaçtır ve asla başka birinin amacı için bir araç haline getirilmemelidir.

Sevgiyi yaşamak için atılacak ilk adım; sevmenin tıpkı yaşamak gibi bir sanat olduğunu kabul etmektir. Herhangi bir sanatı öğrenmek için ne yapıyorsak, sevmeyi öğrenebilmek için de aynı şeyleri yapmamız gerekir.

Sevgi, aktifliktir; bir şeyin içinde olmaktır, bir şeye kapılmak değil.

Filozofların çoğu, yaşadıkları zamanın yöneticilerine karşı itaatsizlik etmemişlerdir. Sokrates ölerek itaat etti, Spinoza yetkililerle çatışma durumuna düşmemek için kürsüsünden ayrıldı, Kant sadık bir yurttaştı, Hegel gençliğindeki devrime olan sempatisini terk edip son yıllarında devleti yüceltmişti. Ama bütün bunlara rağmen, Prometeus onların piriydi.

Sevmek, bir omuza yıllarca baş koymaktır, bütünleşmektir. Sıkılmadan hayatı paylaşmaktır. Sevmek bir eylemdir, iki varlığın birbirine özünden bağlanmasıdır. Sevmek yalnız güçlü bir duyguya kapılmak değildir; bir karardır, bir yargıdır, bir söz vermedir. Sevmek bir şeyin 'içinde olmaktır' bir şeye 'kapılmak' değil. Sevmek almak değil, bir şeyler vermektir.

İnsanlık tarihinin büyük bölümünde itaat erdemle, itaatsizlik de günahla özdeş kabul edilmiştir.

Öte yandan, eğer insan, kendisini doğasına karşı olanlarla savaşmaksızın, tüm koşullara uyarlayabilseydi o zaman da bir tarihi olamayacaktı.

İnsan kendini köleliğe uyarlayabilir ama bu duruma, düşünsel ve ahlaksal niteliklerini alçaltarak tepki gösterir.

Anlaşılan şu ki, ortalama insan için büyük bir gruba ait olmamanın hissi kadar dayanılmaz bir his yok.

Sevginin var olduğuna bir tek kanıt vardır ancak; bağlılığın derinliği, seven kimselerin canlılığı ve güçlülüğü; Sevgi eylemdedir, sevgi çekinmenin olmadığı yerdedir.

Bir öğreti ne kadar mantıksız olursa olsun, toplum tarafından kabul edilerek güç kazandığı zaman, milyonlarca insan kendilerini dışlanmış ve izole edilmiş hissetmektense ona inanmayı tercih edecektir.

Vermek, zengin olmak demektir. Çok şeyi olan değil, çok veren zengindir.

Günümüzde eşitlik 'bir olmak' değil 'aynı olmak' anlamına geliyor.

Bir amaca yönelik olmayan sevgide ancak, gerçek sevgi açılıp gelişir.

Sevginin yalnızca ayrıcalıklı bireysel değil de sosyal bir olgu olarak gerçekleşebilirliğine inanmak, insanın doğasını bilerek temellendirilmiş ussal bir inançtır.

Marx ıncıl gibidir: çok alıntı yapılır ama nadiren gerçekten anlaşılır.

Sevgiden vazgeçmek olanaksız olduğuna göre sevgi konusundaki başarısızlıkların üstesinden gelebilmenin bir tek uygun yolu olarak bu başarısızlıkların nedenlerini gözden geçirip, sevginin anlamını incelemeyi geliştirmek kalıyor.

Yalan hiç bir şeyi yerinden kımıldatmaz.

İnsan yaratma süreci içinde kendini dünya ile bütünleştirir. Tam çözüm, insanlarası birlikteki başarıda, bir başka insanla sevgi içinden kaynaşmada yatmaktadır.

Açgözlülük içsel bir boşluğun sonucudur.

Ancak kendinden bir şeyler verebilen kişi zengindir.

Bütün ağır psikolojik hastalıkların temelinde narsizm yatar.

Eğer sevgi bir çiçekse, saygı onu koruyan saksıdır. çiçek solmaya başlamışsa dikkat edin saksı mutlaka çatlamıştır.

İnanç insanın varoluşunun bir koşuludur. Sevgiyle olan ilişkisi açısından bunun anlamı kişinin kendi sevgisine olan inancı, başkalarında sevgi yaratabilme ve bu sevginin geçerliliğidir.

Sevme sanatının uygulanabilmesi, inancın da uygulanmasını getirir.

Sevmek kendini karşılıksız olarak adamak, sevgimizin sevilen kişide de sevgi oluşturacağı ümidini taşımak demektir. Sevgi bir inanç eylemidir. İnancı az olanın sevgisi de azdır.

Gerçek hiç bir zaman şiddet tarafından çürütülemez.

Sevgide insan en azından yalnızlıktan kaçıp sığınacağı bir liman bulabilir. İki kişi, dünyaya karşı bir tür ortaklık kurar ve u iki kişilik bencilliğin sevgi olduğu yanılgısına düşülür.

Eğer sevginizi sevgi doğurmuyorsa bu, sevginizin, sevgi üretemediği anlamını taşır. Eğer seven kişi olarak yaşamınızı ortaya koyuyor ama sevilen bir kişi olamıyorsanız, sevginiz güçsüzdür. Şanssızlıktır.

Hiç bir şey yaratıcılığı aşk kadar teşvik etmez, tabi aşkın gerçek olması koşuluyla.

Her insan mutlu olamaz.. Çünkü; gereğinden fazla özler dünü, hak ettiğinden fazla.. Düşünür yarını. Ve hiç hak etmediği kadar bilinçsizce yaşar bugünü. Her insan mutlu olamaz. Çünkü; gereğinden fazla özler hayatından çıkanları hak ettiğinden daha büyük umutla bekler hayatına girecekleri ve asla göremez yani basındakileri.

Tüm uygarlığımız, karşılıklı kar sağlayan bir alış-veriş düşüncesi, satınalma açlığı üzerinde yükseliyor.

İnsan zekayla ödüllendirilmiştir. O, kendi kendini bilen bir yaşamdır; kendisinin diğer insanların, geçmişinin ve gelecekte onu bekleyen olasılıkların farkındadır.

Mantıklı düşünce kavramından bir kuramın oluşturulmasına doğru atılan her adımda inanca gerek vardır.

Birçok kişi, sevme sorununu ilkel bir biçimde ele almakta, kendi sevebilme gücünden, sevme ediminden çok sevilme olarak görmektedir. Onlar için sorun, nasıl sevilebilecekleri, nasıl sevimli olabilecekleridir.

İyi ve kötü sadece itaatsız olma özgürlüğü içinde vardır.

Eğitim, bir çocuğa özel yeteneklerinin fakına varması için yardım etmektir. Eğitimin zıddı yönlendirmedir.

Özel mülkiyetin, ona sahip olmayan insanlar için bile ne kadar önemli, dokunulmaz olduğuna çok güzel bir örnek şöyledir. Almanya'da birinci dünya savaşından sonra insanlar çok zor şartlar altında iken bir referandum yapılır ve insanlara sorulur savaşı kaybetmemizin sorumlusu olan alman imparatorunalüğuna ait mülklere el konulması ve bunun fakir zor durumdaki halk yararına kullanılması veya mülkiyete dokunulmaması hakkında ne istedikleri". Referandum sonucunda özel mülkiyet kendilerine ait olmadığı halde halk "hayır el konulmamalı kararını alır.

Sevgi, narsizmin hemen hemen olmadığı alçakgönüllülüğün, nesnelliğin ve düşüncenin gelişmekte olduğu yerde vardır.

Otomatlar birbirlerini sevmedikleri gibi tanrıyı da sevmezler.

Vermek almaktan çok daha coşku vericidir. Bu, beni yoksullaştırdığı için böyle değildir, verme eyleminde canlılığının gücü yattığı için bu, böyledir.

Makina yüzünden zaman insanın hükümdarı oldu.

Tüm insanlar eşittir, çünkü onlar toprak ananın çocuklarıdır.

Otomatlar sevemezler. Onlar sadece "kişilik paketleri"ni birbirleriyle değiştirirler ve ucuza kapatma peşinde koşarlar.

Sevgi, sevgi üreten bir güçtür. Güçsüzlük, sevgi üretememektir.

Günümüzde insanların mutluluğu "eğlenmeğe" dayanmakta. Eğlenmenin altındaysa "almanın", tüketmenin doygunluğu yatmaktadır.

İnsanın varoluş sorununun en sağlıklı ve doyumcul yanıtı sevgidir, dolayısıyla sevginin gelişimine yer vermeyen bir toplum gelecekte insan doğasının bu temel gereksinimini gözden kaçırdığı için yok olacaktır.

Bu açıdan bakılırsa insanın kattığı anlam dışında yaşamın hiçbir anlamı yoktur; insan başkalarına yardım etmediği sürece yapayalnızdır..

Sevgi, insanın valörüs sorununun yanıtıdır.

Çaresiz birini sevmek, yoksul ve yabancı birisini sevmek, kardeş sevgisinin ilk adımıdır.

Sevgi olmadan insanlık bir gün için bile varolamaz.

Cinsel sevgi iki kişilik yalnızlıktır.

Gerçek bilgiye erişmenin tek yolu sevme edimidir. Ancak bir insanı nesnel olarak tanıyarak, onun değişmeyen özüyle, sevgi edimi ile kavrayabiliriz.

Sevgi, sevdiğimiz şeyin yaşaması, gelişmesi için duyduğumuz etkin ilgidir.

Sevgi bir etkenliktir; edilgen bir olay değildir; bir şeyin içinde olmaktır, bir şeye kapılmak değildir. Sevginin etken özelliği, en genel biçimde şöyle tanımlanabilir; sevgi vermektir, almak değildir.

Sıkılmama sevmenin tek koşuludur.

Derin ve ihtiraslı sev. kalbin kırılabilir ama hayatı dolu dolu yaşamanın tek yoludur.

Sevmek öğretmenin tek yoludur.

İnançlı olabilmek cesur olmayı tehlikeye atılabilmeyi acı ve düş kırıklığına hazırlıklı olmayı gerektirir. Emniyet ve güvenliği yaşamın birinci koşulu sayanlar inançlı olamazlar.

Ortak yaşam birliğinin tersine, olgun sevgi kişinin kendi bütünlüğünü, bireyselliğini koruyarak gerçekleştirdiği birliktir. Sevgi, insanı diğer insanlardan duvarları yıkan, onu diğerleriyle birleştiren, etkin bir güçtür. Sevgi kişinin soyutlanma ve ayrı olma duygularını yenmesini sağlar, kendisi olmasına, bütünlüğünü yitirmesine yol açar. Sevgide bir olan iki varlığın, iki ayrı varlık olarak da ikilemi yaşanır.

Burası ve şimdiki an sonsuzluktur.

Sevginin kazanılması için en önemli koşul kişinin kendi narsizmini yenmesidir.

Bilmek ve hala bilmediğimizi düşünmek en yüce marifettir. bilmemek ve buna rağmen bildiğimizi düşünmek bir hastalıktır.

Anne sevgisi koşulsuzdur, koruyucudur, sıcak bir sığınaktır. Koşulsuz olduğu için denetlenemez, ya da elde edilemez.

Kardeş sevgisi tüm insanları sevmektir. Ve tek kişiye ait olmaması en büyük özelliğidir.

Sevgi ancak iki insan birbirlerine varlıkların özünden bağlanır, her biri kendisinin varlığının özünden tanırsa, gerçekleşir.

En önemli verme edimi, maddi şeyler değil aksine insana özgü dünyadan bir şeyler vermektir.

Aşk 'seni seviyorum çünkü sana ihtiyacım var' diye başlar, 'sana ihtiyacım var ..çünkü seni seviyorum' diye olgunlaşır.

Haset, kıskançlık, hırs, her çeşit açlık, bunların tümü tutkudur. Sevme ise zorlama olmadan sadece özgür olunduğunda yaşanabilen, insan gücünü somutlayan bir eylemdir.

Önemli bir problemde, yetkinizi aştığı halde size danışılıyorsa, kahramanlık yapmayın. Çünkü mutlaka olaya çözüm değil, suçlu aranıyordur.

Sevmek bir eylemdir edilgen bir duygu değil. Bir şeyin "içinde olmaktır" bir şeye "kapılmak" değil. En genel biçimiyle sevmenin etkin yapısı, sevmenin almak değil öncelikle vermek olduğu biçiminde tanımlanabilir.

Yorumlar 5 Adet

Perihan

Hatice

Bir hediye isterim senden; içinde sadece hep 'Sen' olan. !Gürsel Özkır!

Perihan

x

Bütün mesele anlamlarda yatıyor sevmemiz bile kendimiz içindir bir gün çekip giderlersede bir hiçlikle, benliğimizle ya da duygusal aşınmazlıklarla tıkanıp kalacağız.

Perihan

ismet

ney çok gerçekçi!
modern kölelikte böyle güzel sözler dinleyip avunmak mı?

Perihan

Feride

Çok güzel.
'Yerle göğü bir bağlayan bir halat gibi, duyguyla mantığı bir güçte tutmak gerek!' -Gürsel Özkır

Perihan

Nihal

Çok gerçekçi

Yorum Yaz

söz kimin Alfabetik Liste