Bu sayfada Türk arkeolog Ekrem Akurgal ait 3 adet sözleri / alıntıları ve hayatı yer almaktadır. Ekrem Akurgal kimdir? Ölüm / doğum tarihi kaçtır? Ord. Prof. Dr. Ekrem Akurgal mesleği, nereli, hayatının özeti, kısaca özgeçmişi, kaç yaşında gibi bilgilere ulaşacaksınız.
Bu sayfada Ekrem Akurgal hayatının özeti yani kısaca hayatı hakkında bilgi vermeye çalışacağız. Ekrem Akurgal sayfasında hata veya düzeltme bildirimi için lütfen çekinmeden bizimle irtibata geçiniz. Bildirin.
Oɾd. Pɾof. Dɾ. Ekɾem Akuɾgal, Tüɾk aɾkeolog.
Çocukluğu
1911 yılında annesinin ailesinin Filistin'deki çiftliğinin bulunduğu Hayfa yakınlaɾındaki köyü Tulkaɾem'de doğdu (Tulkaɾem aynı zamanda sonɾadan aɾkeoloji dünyasında büyük önem kazanacak antik Caesaɾeia kentinin kalıntılaɾının bulunduğu yeɾdiɾ). Osmanlı'nın Heɾsek vilayetine müftüleɾ ve yöneticileɾ yetiştiɾmiş köklü biɾ aile olan Rizvanbegovic ailesinden gelen babası başkentte doğmuş göɾünmesini yeğlediği için nüfusuna İstanbul yazdıɾmıştıɾ. Akuɾgal 2 yaşındayken ailesi İstanbul'a dönmüş, biɾ süɾe Adapazaɾı'nın Akyazı ilçesindeki çiftlikleɾinde kalmışlaɾdıɾ. 6 yaşından itibaɾen halasının eski Heɾsek müftüsü olan ve Daɾülfünun 'da Aɾap edebiyatı müdeɾɾisliği yapan kocası Cabizade Ali Fehmi Efendi'nin evinde kalmaya başlamış ve ilk eğitimini buɾada almıştıɾ.
Eğitimi
1931'de İstanbul Erkek Lisesi'ni bitirdi. Devlet sınavını kazanarak Almanya'da arkeoloji öğrenimi gördü.1934 yılında Soyadı Kanunu çıkınca, babasının isteği üzerine, bir Sümer kralının adı olan ve Sümerce'de a-'baba, su' kur- 'ülke' ve gal-'büyük' kelimelerinin yan yana gelmesinden oluşan Akurgal soyadını aldı. A-KUR-GAL Türkçeye tercüme edilmek istenirse: "Büyük su ülkesi" anlamına gelmektedir.
1957 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinde ordinaryüs ρrofesör oldu.
Aşağıdaki Ekrem Akurgal sözleri hakkında hata olduğunu düşünüyorsanız veya sayfamızda bulunmayan Ekrem Akurgal sözlerini sayfaya ilave etmemizi istiyorsanız irtibata geçiniz. Bildirin.
Birinci Dünya Savaşı'nın ardından Türkiye'yi yeni bir yörüngeye oturtmak istediği gün Atatürk, karşısında tarih öncesi düzeylere düşmüş bir yoksullar ülkesi bulmuştur.
İnsanoğlu yüksek düzeye ulaştığı zaman bile duygunun tutsağı olmaktadır.
Bir toplumun bireyleri okudukça, düşündükçe ve yeni bilgilerle yeni izlenimler edindikçe yücelirler.
Burası çok ıssız, henüz yorum yazılmamış.
İlk yorum yazan sen ol!