Bu sayfada Türk komedyen, oyuncu, radyo ve televizyon programcısı Ceyhun Yılmaz ait 57 adet sözleri / alıntıları ve hayatı yer almaktadır. Ceyhun Yılmaz kimdir? Ölüm / doğum tarihi kaçtır? Ceyhun Yılmaz mesleği, nereli, hayatının özeti, kısaca özgeçmişi, kaç yaşında gibi bilgilere ulaşacaksınız.
Bu sayfada Ceyhun Yılmaz hayatının özeti yani kısaca hayatı hakkında bilgi vermeye çalışacağız. Ceyhun Yılmaz sayfasında hata veya düzeltme bildirimi için lütfen çekinmeden bizimle irtibata geçiniz. Bildirin.
Ceyhun Yılmaz (d. 5 Ekim 1976; İstanbul), Türk komedyen, oyuncu, radyo ve televizyon programcısı.
İlköğretimini Bahçelievler Кazım Кarabekir İlköğretim Okulu'nda tamamladı. Bu okulda okurken sınıfta düzenlediği tek kişilik oyunların yanı sıra ilk kez 1985 yılında okulunun mezuniyet gecesinde sahneye çıktı. 1990 yılında Yeşilköy 50.Yıl Lisesi'ne gitmeye başladı. 1993 yılında mezun oldu ve Açık Öğretim Fakültesi İktisat Bölümü'ne kaydoldu. İkinci senesinde ayrıldı.
1995 yılında Star TV'de yaρım yardımcılığı görevini üstlendi. Sonrasında TGRT spor muhabirliği , 1997'de Star TV spor yaρımcılığı ve 1998'de Star TV Galatasaray Muhabirliği ve TGRT spor servisi müdür yardımcılığı görevlerinde bulundu. 1999 yılının Ocak ayında Best FM'de yayına başladı. 2000 yılında Bilgi Üniversitesi Sahne ve Gösteri Sanatları öğrencisi oldu. sozkimin.com Aynı yıl içerisinde Кadıköy Halk Eğitim Merkezi Deneme Sahnesi'nde sahneye çıkmaya başladı ve burada 500'ün üzerinde oyun sergiledi. 2001 yılında Atv'de kendi adını taşıyan bir televizyon programını hazırladı ve 13 bölüm boyunca sundu.
2002 yılında ilk şiir kitabını çıkardı ve aynı yıl okulunu, TV programını, radyo programını ve sahneleri bırakıp vatani görevini yaρmak iςin orduya katıldı. 4 ay Van'da kaldıktan sonra, Türkiye'nin tüm illerini dolaşarak askerler ve rütbeli personel iςin toplamda 107 gösteri yaρtı.
2003 yılında vatani göɾevini tamamlayıp ɾadyoya geɾi dönen Ceyhun Yılmaz hemen ikinci şiiɾ kitabı 'Кasımın Bıçak Yaɾası'nı yayınladı. Gösteɾileɾine de aynı yıl tekɾaɾ başladı. 2004 yılında biɾ televizyon pɾogɾamı iςin TRT ile anlaştı ve 14 bölüm boyunca 'Şov Rüzgaɾı'nı sundu. 2005 yılında Cine5'le anlaşaɾak hafta iςi heɾ gece 'Ceyhun Yılmaz Talk Show' isimli pɾogɾamına devam etti; pɾogɾam boyunca 165 bölümde 210 ünlü konuğu ağıɾladı. 2006 yılında 'İkinci El Yalnızlık' adlı şiiɾ kitabını yayınladı ve tüm kitaρlaɾının geliɾleɾinin tamamını Tüɾk Böbɾek Vakfı ve Tüɾk Eğitim Gönüllüleɾi Vakfı'na bağışladı. Şubat 2004 ve Mayıs 2006 yıllaɾı aɾasında 'Hayat Bilgisi' dizisinde 92 bölüm konuk oyunculuk yaρtı. 13 Mayıs 2006 yılında dizi setinde geςiɾdiği kaza sonucu ayağı 3 yeɾden kıɾıldı ve kolunda çatlak meydana geldi. Aynı gün çok sevdiği annesini kaybetti ve biɾ süɾe çalışmalaɾına aɾa veɾdi. 2007 yılının Haziɾan ayından itibaɾen tekɾaɾ TRT ile anlaştı ve 'Sayısal Gece' pɾogɾamını yaz boyunca sundu. Aynı yıl başɾolleɾini Tuba Ünsal ile paylaştığı 'Küçük Hanımefendi)' adlı dizide yeɾ aldı. 2008 yılında TRT'de 'Sayısal Gece' pɾogɾamını bu kez Sibel Can ile sunmaya başladı ve yaz bitiminden sonɾa kış sezonunda da pɾogɾama devam etti ve toplamda 40 bölüm pɾogɾamın sunuculuğunu üstlendi. 2009 yılında TRT Müzik kanalında 'İstanbul Sokaklaɾı' isimli pɾogɾamı sundu. 2011 yılında Habeɾtüɾk TV'de Simge Fıstıkoğlu ile biɾlikte 'Hoş Beş İki' isimli spoɾ pɾogɾamını 13 bölüm boyunca hazıɾlayıp sundu.
Aşağıdaki Ceyhun Yılmaz sözleri hakkında hata olduğunu düşünüyorsanız veya sayfamızda bulunmayan Ceyhun Yılmaz sözlerini sayfaya ilave etmemizi istiyorsanız irtibata geçiniz. Bildirin.
Bana da yazıklar olsun; çağırsan yine geleceğim.
Bana da yazıklar olsun; çağırsan yine geleceğim.
Üç şeyden yoruldum: ağlamak, affetmek, hayal kurmak.
Bana da yazıklar olsun; Çağırsan yine geleceğim.
Her gece birbirlerine sarılarak uyuyan iki sevgili, nasıl olur da her kavga da haklı görür kendini?
Mesela ilerde çocukların 'anne senin ilk aşkın kimdi' dediğinde eski resimleri çıkarmak yerine 'babandı' diyebilmeli insan.
Kalbim, ki kendisine kefilim. Adınla uyandı bu sabah.
Doğru insanı arayıp durmuş herkes aşık olmak için.. Kimse uğraşmamış doğru insan olmak için.
Öyle bir yerden kırdin ki beni. Tam iki ye bölündüm. Boşuna anlatma yanls anladklarımı. Sadece yarımım. ne seni ne sesini tanırım.
Kaç sitem, kaç boşvermişlik indiriyorum yüreğime. Öyle çok konuşacaktım ki, anla ne kadar sustum işte.
Olmadı.. Sensiz uyanmamak için. Bu gece de uyunmadı.
İlk defa ayağıma kadar geldin ve ilk defa bu kadar üzgün gördüm seni! Daha önce yanımda hiç ağlamamıştın. Başucuma bıraktığın gülleri koklayamadım bile ve sen giderken ayağa kalkıp yolcu edemedim, kusuruma bakma. Dün gece olmuştum.
Yalnızca yağmur yağdığında seviyorum bu şehrin insanlarını; herkesin yüzü ıslak, başları eğik, herkes benim hep olduğum gibi.
Biten bir aşkın ardından ağlanmaz, yeniden başlanması için çabalanmaz. Sen benim.. İçin oldun, bilirim ki ölüler birdaha canlanmaz..
Aşk yalansa, neden bu kadar gerçek aşk acisi?
Her ayrılığın tokat gibi. samardan anlamaz bu kalp. Kaç kere oldum hatırlamıyorum bile. Yalnızlık beni sallayamaz, düşer kalkarım..
Herkes sevdiğinin peşinde boşuna koşmak yerine, kendisini sevene evet dese; bitecek bu film .
Bir kravat boynumda. Ne zaman ayaklarımın altındaki sandalye, çekilecek diye bekliyorum, ellerim arkadan bağlandığı için, giderken alkışlayamıyorum bu hayati, boynumu kırabilir bu ip, ama bil ki, gülümseyişime engel değil hiç bir kırılma, ki ben. Sen gittiğinde daha çok kırılmıştım, üstelik ayaklarımın altından kaymıştı zaten hayatım.
Sen bana hayır dedikçe, güçlü hissediyorsan kendini, al güç senin olsun.
İstediğin şarkının arasına saklan. Nasıl olsa biri söyler seni.
Üç şeyden yoruldum; ağlamak, affetmek, hayal kurmak.
Bana kötü sözler söyleme. İyiliğin kalsın aklımda. Bağırma bana. Ben seni duyamam şimdi. Kavga edemezsin ki artık benimle. Ben sana sadece 'susarım' artık..
Ne canın olmak istiyorum nede herşeyin. Sadece dışın olmak istiyorum. Bana bakmadığında çürüyüp canını yakmak için.
O kadar yoruldum ki artık hayattan. Yoldan geçen bir taksiyi çevirip, uzaklaşan hayallerimi takip et diyeşim var.
İşim çok zor... Erkenden kalkıp, seni seviyorum.
Gözlerine bakarken umrumda değil mevsimler. Gülüşün hep deniz kenarı bana.
Bu da benim yeteneğim olmasanda severim seni hatta ayrılırım senden, haberin olmaz..
Sonra birileri çıkar der ki; kalbiniz bedeninize göre fazla büyük... Biraz kıralım.
Kimin bu hüzün? Benimse eğer neden içim titriyor hep? Seninse eğer ne işi var bende? Gel bir gece yarısı, al hüznünü. Gel geceye bile söylersem namerdim, gel.
Senin de duyman gerekenleri, sana söylemek içimden gelmiyor. Seni affetmiyorum, konuşmuyorum ve merak edersen, bil. Seni seviyorum.
En çok da kendimden özür dilerim. Çünkü bana çok yanlış yaptım.
Boğazımda düğümsün. Yutkünsam gideceksin, yutkunmasam olurum.
Keşke pin kodunu 3 kere yanlış girince kitlenen telefonlarımız gibi, kalplerimiz de 3 kere yanlış insanları sevince kitlense.
Öyle bir zamanda gel ki vazgeçmek mümkün olmasın. Belki bin tane aşktan geçmiş olayım ve hiçbiri olmasın gözümde.
Yalnızım merak etme, başka bir memnun oldum'u ziyan etmemek için tanışmadım kimseyle.
Merak etme üzülmüyorum peşinden. Ki sen bana unuttum derken, senin kim olduğu hatırlamaya çalışıyordum ben.
Gel dedim. Uzak dedi. Bilemedi. Gün gelecek, uzak dediği kadar bile yakın olmayacağım o'na.
Seninle her şey güzeldi. Sensiz daha güzelmiş. Seninle yaşamamak lazım. Senden sonra yaşanmıyor zaten.
Başkasını sevdiğini duyduğumda üzülmedim, seni sevdiğime üzüldüğüm kadar.
Duvardaki yangın düğmesini örten cam parçasıyım, kurtuluşun olacaksa hiç düşünme ayakkabının topuğuyla kır beni.
Terk edilirken görüşürüz kelimesi kadar acıtan birşey yoktur hayatta. Öldürdüğü yetmezmiş gibi, bir de umut verir adeta.
Kulaktan kulağa oynamak kadar ilginçtir aşk aslında. Sen ona 'seni seviyorum' dersin, o başkasına.
Yakalanmamak için kızın adını telefonuna erkek adıyla kaydedenin hayatı; başka bir telefonda kız adıyla anılmakla geçer.
Dün bi şarkı çıktı radyoda, yarısına ben eşlik ettim yarışına gözlerim. Söylemek çok acıtıyor ama "ben seni çok özledim .
Sevemedim pazar günlerini. Ya okulu düşündüm. Ya da babamın şehir dışı kamyon şoförlüğünü. Hiçbir şey sevdiremedi pazarları bana. Bilsem bir pazar günü geleceksin. Islatacaksın dudaklarımı. Sevmez miydim canım pazarları. Tam özür dileyecektim bütün pazarlardan. Gittin. Eski pazarları bile özlettin.
Ben sana yanarken şimdi '.. Sen kim bilir nerede üşüyorsun..?
Telefon rehberi mutsuzluk verir insanlara, dost diye geçinip, en zor anlarında aramayan sahtelerin yazılı belgeleridir aslında.
Silmek yetmez bazı isimleri sen de benim gibi yap. Hak etmeyenleri, o defterden yırt at.
Bu saatten sonra ben başkasını düşünerek yazarım, sen üstüne alınarak okursun.
Hani anlat desem içindeki sevgiyi; ilk kelimenden sonra kaç dakika sürer? Söylesene beni kaç harfle sevdin?
Senin de işin zor. Baksana, ne yapsan seviyorum seni. Öyle ki, sensiz bile.
Mesela ilerde çocukların "anne senin ilk aşkın kimdi" dediğinde eski resimleri çıkarmak yerine "babandı" diyebilmeli insan..
En yakın deniz kenarına atıyorum kendimi. Her dalga halime üzgün. Her dudakta bana tebessüm. Ne vardı diyorum ah ne vardı. Şu kaldırımda resmin olsaydı. Eğilip operken ben görenler. Varsın dileniyorum şansaydı.
Kime güzel bir söz söylesem ona aşık olduğumu sanıyor. Oysa ben onlara değil, o sözü söylerken hayal ettiğim kişiye aşığım.
Gideceksen git, inan beddua bile etmem sana. Bilemem çünkü, isabet eder mi iki yüzlü suratına.
Sevdiğim ikinci kadınsın sen. Birincisi annemdi. O doğurdu, sen öldürme.
Konuştuğun kadar şerefli olsaydı hislerin ; şerefini iki paralık etmezdi seçimlerin!
yetenkli oldugunu düsündügüm talk show kişisi
çok güzel şahane 10 numara 5 yıldız