Bu sayfada İngiliz mucit ve bilimkurgu yazarı Arthur Charles Clarke ait 14 adet sözleri / alıntıları ve hayatı yer almaktadır. Arthur Charles Clarke kimdir? Ölüm / doğum tarihi kaçtır? Arthur C. Clarke mesleği, nereli, hayatının özeti, kısaca özgeçmişi, kaç yaşında gibi bilgilere ulaşacaksınız.
Bu sayfada Arthur Charles Clarke hayatının özeti yani kısaca hayatı hakkında bilgi vermeye çalışacağız. Arthur Charles Clarke sayfasında hata veya düzeltme bildirimi için lütfen çekinmeden bizimle irtibata geçiniz. Bildirin.
Sör Arthur Charles Clarke (d. 16 Aralık 1917, Minehead, Somerset, Birleşik Krallık - ö. 19 Mart 2008, Kolombo, Sri Lanka), İngiliz Şövalyelik Nişanı'na sahip İngiliz mucit ve bilimkurgu yazarı.
Yazdığı bilimkurgu romanı 2001:A Space Odyssey ve yönetmen Stanley Kubrick ile birlikte çalıştığı aynı isimli film ile meşhurdur. Aynı zamanda Mysterious World adlı İngiliz televizyon serisisin yaρımcılığını ve sunuculuğunu da yaρmıştır. Clarke, Robert A. Heinlein ve Isaac Asimov'la birlikte, bilimkurgunun "üç büyük yazar"ından biri olarak kabul edilmektedir.
Clarke 1941'1946 yılları arasında Kraliyet Hava Kuvvetleri'nde radar eğitmeni ve teknisyeni olarak çalıştı. 1945 yılında teklif ettiği "uydu iletişim sistemi" önerisinden dolayı 1963'de Franklin Institute Stuart Ballantine'den altın madalya kazandı. 1947'1950 yılları arasında ve daha sonra tekrar 1953'te "British Interplanetary Society" (İngiliz Gezegenlerarası Topluluğu) başkanlığı yaρtı.
Clarke dalışa olan merakından dolayı 1956 yılında Sri Lanka'ya yerleşti ve ölümüne dek orada yaşadı. 1998 yılında İngiliz Krallığı tarafından şövalye ilan edildi ve 2005 yılında Sri Lanka'nın en yüksek sivil onuru Sri Lankabhimanya ile onurlandırıldı.
Clarke, İngiltere'nin Somerset eyaletinin Minehead kıyı kasabasında doğmuştur. Çocukken gökyüzünü gözlemlemekten ve eski Amerikan bilim-kurgu dergilerini okumaktan büyük keyif alan Clarke, liseyi bitirdikten sonra, Richard Huish Üniversitesi'nde okumaya başlamış, fakat maddi sorunları yüzünden üniversite eğitimini karşılamakta zorluk çekince okul yurdunda denetςi olarak işe başlamıştır.
Aşağıdaki Arthur Charles Clarke sözleri hakkında hata olduğunu düşünüyorsanız veya sayfamızda bulunmayan Arthur Charles Clarke sözlerini sayfaya ilave etmemizi istiyorsanız irtibata geçiniz. Bildirin.
Bir siyasetçi gelecek seçimi, bir devlet adamı ise gelecek kuşağı düşünür.
Bu gezegendeki rolümüz belki de Tanrı?ya tapmak değil, onu yaratmaktır.
Bazen evrende yalnız olduğumuzu düşünürüm, bazen de olmadığımızı. Her iki durumda da bu düşünce beni afallatır.
Soru: Tanrı'ya inanıp inanmadığını merak ediyorum. Cevap: Hayır, inanmıyor bile değilim.
Mümkün olanın sınırlarını keşfetmenin tek yolu, sınırları imkansıza doğru biraz aşabilmektir.
Olanaklarımızın sınırlarını görebilmenin en iyi yolu olasılıkların ötesine geçip imkansıza doğru yol almaktır.
İnsanlığın en büyük trajedilerinden biri ahlakın din tarafından ele geçirilmesidir.
Mümkün olanın sınırlarını keşfetmek için, imkansıza yol almak gerekir.
İnsanlığın en büyük trajedilerinden biri din tarafından vicdanlarının yoldan çıkarılmasıdır.
İki ihtimal var. Ya evrende yalnızız ya da değiliz. İkisi de eşit derecede korkunç.
İnsanoğlunun yapacakları, hayal ettikleri ile sınırlıdır.
Dünyanın uzayda ufacık bir nokta olduğunu gördükten sonra, milliyetçiliğin en aşırı çeşitlerinin hala nasıl ayakta durabildiğini anlayabilmek kolay değil.
Şimdi hayatta olan her insanoğlunun ardında otuz hayalet duruyor, çünkü bu aynı zamanda yaşayanların ölenlere oranıdır. Zamanın başlangıcından günümüze kadar Dünya gezegeninde aşağı yukarı yüz milyar insan yaşamıştır. Bu sayı ilginçtir, çünkü şaşılası bir rastlantıyla bizim yerel evrenimiz Samanyolu'nda yaklaşık yüz milyar yıldız olduğu tespit edilmiştir. Buna göre yaşayan her insan için evrende bir yıldız parlamaktadır. Fakat bu yıldızların her biri bir güneştir, çoğunlukla bizim Güneş olarak isimlendirdiğimiz daha yakında bulunan küçük yıldızdan daha parlak ve görkemlidir. Ve birçoğunun -belki de tamamına yakınının- kendi etrafında dönen gezegenleri vardır. Maymun adamlardan günümüze insan türünün her üyesine kendine ait, dünya büyüklüğünde cennet ve cehennemi verecek kadar yer vardır kuşkusuz gökyüzünde.
Dünyanın uzayda ufacık bir nokta olduğunu gördükten sonra, milliyetçiliğin en aşırı çeşitlerinin hâlâ nasıl ayakta durabildiğini anlayabilmek kolay değil.
Burası çok ıssız, henüz yorum yazılmamış.
İlk yorum yazan sen ol!